Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Edirne’de din görevlilerine yaptığı konuşmada din eğitimi olmadan din hizmetinin olamayacağını söyledi.
Edirne Ticaret Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “İnsanlarımızı, gençlerimizi, çocuklarımızı Rabbimizin yoluna davet etme, iyilikleri emretme, kötülüklerden men etme noktasında büyük bir imkan ve fırsatın içerisindeyiz. Rabbim bu konuda hepimize yardım etsin” dedi.
Başkan Erbaş, cahiliye dönemine işaret ederek, bu cehaletin sadece Mekke'de değil, Roma İmparatorluğu'nda ve dünyanın her yerinde yaşandığını söyledi.
“Din görevlisi Peygamber Efendimizin emanetini omuzlamıştır”
Din görevlisinin Peygamber Efendimizin emanetini omuzladığını ifade eden Başkan Erbaş, “Din görevlisi, şahit, uyarıcı, vaiz ve mürşid olarak, hakkı ve sabrı tavsiye ederek Peygamberimizin yapmış olduğu vazifeleri omuzlarına alan ve o, nasıl insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için mücadele verdiyse aynı mücadeleyi sergilemesi gereken kişidir” diye konuştu.
Başkan Erbaş, kıyamete kadar hak-batıl mücadelesinin devam edeceğinin altını çizerek, şöyle devam etti:
“Bugünkü karanlık, cehalet o günden daha mı az? Kıyamete kadar hak batıl mücadelesi devam edeceğine göre şeytan ve şeytanın orduları da vazifesini devam ettirecektir. Bu iş bitmeyecek, bu işi devam edecek. Peki peygamberin yerine kim yapacak bu işi, bizler yapacağız, sizler yapacaksınız, hepimiz yapacağız. O gün kız çocukları diri diri toprağa gömülüyordu, dipsiz kuyulara atılıyordu. Bugün kız çocuklarının ruhları öldürülüyor. Kim diriltecek kızlarımızın ruhunu, kim onları kuyulara atılmaktan kurtaracak? Bizler kurtaracağız. Gençlerimizi, çocuklarımızı bizler kurtaracağız. O gün tefecilik faizcilik vardı, bugün yok mu, sömürü düzeninin çarkını döndüren faizciliği kim ortadan kaldıracak? Bunun Allah ve rasulü ile savaş olduğunu kim anlatacak? İnsanlara bunun zararını, bunun yeryüzünün fitneye fücura dönüştürmek için büyük bir sebep olduğunu kim söyleyecek?”
“İşimiz vaktimizden çok”
Cahiliye döneminde kabile savaşlarının olduğunu belirten Başkan Erbaş bugün ise ırkçılığa dayalı savaşların olduğunu kaydetti.
Başkan Erbaş, din görevlisinin vazifesini, hem ağırlığı hem de ulviliğini tefekkür ve tezekkür etmesi gerektiğine vurgu yaparak, “O zaman göreceğiz ki, işimiz vaktimizden çok. Sadece camiden, Kur’an kursundan değil, mahallemizden, köyümüzden, kasabamızdan, beldemizden sorumluyuz” şeklinde konuştu.
“Her cami aynı zamanda bir mekteptir”
Her caminin aynı zamanda birer mektep olması gerektiğine işaret eden Başkan Erbaş, “Camiye gelenler, gelmeyenler, mahallenin insanları sizin talebeniz. Böyle düşündüğünüz zaman sizin muallimlik vazifeniz, camide namaz kıldırma vazifenizin önüne geçiyor. Din eğitimi olmadan din hizmeti olmaz. Bu açıdan ‘İhtiyaç Odaklı Kur’an Kursları’mızı çok iyi bir şekilde değerlendireceğiz” ifadelerini kullandı.
Camilerde ve Kur’an kurslarındaki imkanlara dikkat çeken Başkan Erbaş, bu imkanların devam etmesi için çalışarak şükretmek gerektiği vurguladı.
Programa, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ramazan Muslu, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç, Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Haydar Bekiroğlu, Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı Hafız Osman Şahin, İl Müftüsü Emrullah Üzüm ve çok sayıda din görevlisi katıldı.