Dr. Fatih Kurt: “Çanakkale Ruhu Yaşatmalıyız”

2 Nisan 2019 Salı

Bu toprağı ebediyen vatan kılan “Çanakkale”yi nasıl anlamalıyız, bugüne yönelik mesajları ne? Bir daha böyle acıların yaşanmaması için milletimiz ve müslümanlar adına nasıl bir yaklaşım sergilemeliyiz? Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Fatih Kurt ile konuştuk.

Tam 104 yıl önceydi. Mehmet Akif'in “Sana aguşunu açmış duruyor peygamber” dediği onbeşliler, bir daha geri dönmeyi düşünmeden yola çıktı. Amaç tevhidi korumaktı. 250 bin şehit o bayrak yere düşmesin, ezanlar dinmesin diye toprağa düştü.

Kurt: Günümüze verdiği mesajları anlamak ve Çanakkale ruhunu yaşatmak önemli

Osmanlı Devleti 1915-1916’da Birinci Dünya Savaşı'nda ittifak devletleri safında Almanya'nın yanında savaşa girdi. Kuzeyden Karadenizle bağlantı kurmak, güneyden ise sıcak denizlere inmek isteyen itilaf devletlerinin hedefinde ilk olarak Çanakkale Boğazı vardı. Ecdadımız Çanakkale’de "yedi düvele" karşı mücadele etti. Çok ağır kayıplar verildi. Gelibolu adeta şehitlerimizin kanıyla sulandı. Her siperde ayrı bir destan yazan ecdadımız dünya tarihine “Çanakkale Geçilmez” notunu düştü, asla silinmemek üzere. O şanlı direniş bir milletin yeniden dirilişiydi. Bu toprakların ebediyen vatan toprağı olarak kalması için işte o günkü ruhu yaşatmak ve onun verdiği mesajı çok iyi anlamak gerektiğini belirtiyor Fatih Kurt. Ve ekliyor...

"Bir kere her birimiz gençlerimiz basmış olduğumuz yerleri toprak diyerek geçmemeliyiz. Şehitlerimizin kanını, hatırasını her zaman canlı olarak hissetmeliyiz. Birileri belki bizi dedelerimizden ecdadımızdan geçmişimizden koparmaya çalışabilir. Biz başımızı öne eğdirecek bizi mahcup edecek bir milletin evladı değiliz. Aksine göğsümüzü kabartan başımızı dik tutmamıza vesile olan büyük bir milletin büyük bir mirasın temsilcileri ve evlatlarıyız.

Kurt: Bir ve beraber olarak bu ruhu yaşamalıyız, gençlerimize aktarmalıyız

Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Fatih Kurt Çanakkale’nin her şeyden önce bu millete ''Birlik ve Beraberlik'' mesajı verdiğini vurguladı. Ve bu mesajın bugün herzamankinden daha fazla önemli olduğunun altını çizdi;

''Birlik ve beraberliğin zirveye çıktığı bir mücadele görüyoruz. Farklı renklerden farklı ırklardan insanların omuz omuza mücadele ettiğini görüyoruz. Bizim büyüklüğümüzü birbirimize olan bağımızı ve münasebetimizi bir türlü idrak edemeyen insanların belki dün de bugün de bizi farklı etnik ayrıştırmalar içerisine sokmaya çalıştıklarını görürüz ama bizim dünden bugüne farklı etnik gruplarla ortak hatıralarımız acılarımız ve zaferlerimiz olduğunun en güzel göstergesidir Çanakkale. Türküyle kürdüyle acemiyle çerkeziyle arabıyla herkesin omuz omuza vererek kazanmış olduğu bir mücadeledir. Dolayısıyla bugünün insanları olarak bizler dedelerimizin omuz omuza kazanmış olduğu bir vatan üzerinde yaşadığını asla unutmaması gerekiyor.

Çanakkale zaferi, Türk milletinin bağımsızlık ve hürriyet söz konusu olduğunda ne denli kararlı ve kahraman olduğunu sonsuza dek hafızalara kazıdı. Fatih Kurt, 1915’ten bugüne Çanakkale ruhunun bizler için, özellikle de gençler için önemli mesajlar taşıdığını vurguluyor;

"Biz düşmanına bile merhamet eden bir ecdadın torunlarıyız. Dolayısıyla Çanakkale ruhunu Çanakkalede mücadele eden dedelerimizin ruhunu hem kendi hayatımıza kazandırmalı hem de evlatlarımıza gençlerimize taşımalıyız ki bu emanete sahip çıktığımızı bu emanetin büyüklüğünü orada verilen mücadelenin büyüklüğünü kıymetini idrak etmiş olalım ve bu emaneti en güzel şekilde biz de gelecek nesillere taşımış olalım."