''Gençleri, iç dünyalarına temas edebilen yayınlarla buluşturmalıyız''

19 Nisan 2019 Cuma
''Gençleri, iç dünyalarına temas edebilen yayınlarla buluşturmalıyız''

7. Dini Yayınlar Kongresi’nin açış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak gençlerin anlama, kavrama ve yorumlama becerilerine doğrudan hitap edebilen, onların iç dünyalarına daha çok temas edebilen yayınlarla onları buluşturmak bizim için önemli bir sorumluluktur” dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığınca “Gençliğe Yönelik Yayıncılık" başlığıyla düzenlenen 7. Dini Yayınlar Kongresi, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla İstanbul’da başladı.

İslam Araştırmaları Merkezi’nde (İSAM) gerçekleştirilen kongrenin açış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, kongrede gençlerin ilgileri, algıları, dijital dünya ve hayatla ilişkileri üzerine yapılacak sunumların ve çalışmaların, gençliğe yönelik yayınlara rehberlik edeceğini söyledi.

Başkan Erbaş, Başkanlığın yürüttüğü yayın hizmetlerini değerlendirerek, “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak gençlerin anlama, kavrama ve yorumlama becerilerine doğrudan hitap edebilen onların iç dünyalarına daha çok temas edebilen sıradanlıktan uzak yayınlarla onları buluşturmak bizim için önemli bir sorumluluktur” dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığının her türlü eylemini ve ilişkisini teknoloji üzerinden gerçekleştiren bir topluma, bir gençliğe sahih dini bilgiyi en iyi şekilde sunma mecburiyeti olduğunun altını çizen Başkan Erbaş, “Bu sorumluluğu omuzlarımızda hissederek söz konusu kongrenin yayıncılık açısından önemli açılımlar getireceğine, dini yayın hizmetinin daha da verimli hale getirilmesine katkı sunacağını yönelik inancımı ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

Başkan Erbaş, gençliğin, kimlik ve kişilik açısından toplumda var olmaya kapı aralayan belirleyici bir dönem olduğunu belirterek, “Gençlik devresi, ömür sermayesinin en önemli kazanımı ve ilerleyen yaşlardaki kemal dönemi için oldukça bereketli bir havzadır” ifadelerini kullandı.

“Farklı bir gençlik profili ile karşı karşıyayız”

“Son zamanlarda küresel boyutta yaşanan hızlı ve köklü gelişmelerle geleneksellikten modernliğe geçiş sürecinde, hem bireysel hem de toplumsal olarak köklü bir zihniyet değişiminin gerçekleştiği günümüzde, farklı bir gençlik profili ile karşı karşıyayız” değerlendirmesinde bulunan Başkan Erbaş, şöyle devam etti:

“Bütün farklı yaklaşım ve hareketleri analize tabi tutmadan kabul edebilen, çağın ilgi ve algılarına karşı edilgen bir tutum sergileyen, bitmeyen enerjisi ile tüketim kültürünün hızına yetişmeye çalışan bir gençlik var karşımızda. Bunda dünyayı zaman ve mekan açısından küçülten küreselleşmenin yanında, toplumsal hayatı tüm yönleriyle etkisi altına alan bireysellik, dünyevileşme, sanal hayat, popüler kültür pratikleri gibi gençliği ideal boyuttan uzaklaştıran faktörlerin etkisini inkar edemeyiz.

Geçmişe göre oldukça farklı veçheleri, imkânları ve problemleri olan modern zamanın, insanoğlunu neredeyse bütünüyle değiştirip dönüştüren tarafını hayatın her aşamasında derinden hissetmekteyiz. Zira bugün baş döndürücü bir hızla değişip gelişen iletişim ortamı, her türlü kimlik, kültür ve alışkanlıkları aynı süratle sosyal dolaşıma dâhil etmektedir. Özellikle kültürel çatışma ve kimlik bunalımına sebebiyet veren değişimlerden doğrudan etkilenen genç kuşakta daha çok gözlemlenen bu olgu, kongremizin konusunu belirlememizde birincil derecede etken olmuştur.”

“Kongre, popüler kitle kültürünün gençlik açısından ne ifade ettiğini analiz etmek için önemli bir imkân”

Başkan Erbaş, kongrenin modernleşmenin yan etkileri arasında sayılabilecek popüler kitle kültürünün, gençlik açısından ne ifade ettiğini ve gençliği nasıl kuşattığını iyi analiz etmek için önemli bir imkân olduğuna vurgu yaparak,  “Öte yandan bu dayatmacı yüzeyselliğin gençler arasında yükselen değer haline gelmesinde hangi etkenlerin rol oynadığı sorusuna mantıklı, açık ve uygulanabilir cevaplar üretmemiz gerekmektedir. Zira kitle iletişim araçları, ikna kabiliyetiyle hayat şartlarını belirlemede başat unsur olmakta ve teknolojik istibdatla insanı adeta tüketmektedir. Gelinen noktada, bahse konu ettiğimiz sürecin aktif olmadığı bir hayat alanından söz etmek neredeyse imkânsızdır” şeklinde konuştu.

“Modern dünyanın krizleriyle boğuşan ve yarını omuzlarına yüklediğimiz gençliğe dair zihnimde tebarüz eden bazı soruları buradaki seçkin heyetin ıttılaına arz etmek istiyorum” diyen Başkan Erbaş, şunları söyledi:

“Öncelikle, birçok medya aracı vasıtasıyla vizyona konulan, eğlence ve gösteri endüstrisi tarafından özellikle gençliği merkeze alarak servis edilen imajlar karşısında, yayın hizmetinde bulunanlar olarak neler yapabiliriz? Zamanın ruhu olarak gördüğümüz gençliği, her türlü mecrada oluşturulan karmaşanın gölgesinde, salim fıtratıyla nasıl buluşturabiliriz? Hz. Peygamber’in emaneti olan gençliğin; kendisini, insanı, eşya, tabiat ve kâinatı hangi perspektiften ve ne şekilde görüp algıladığını kavrayabilmek için hangi muhkem yollara başvurabiliriz? Bu dünyanın umudu olan gençliğin potansiyelindeki heyecan ve idealizmi, İslam’ın insana hayat veren ilkeleri ışığında nasıl pratiğe dönüştürebilir, nasıl ideal istikameti tahkim edebiliriz?”

Kongre sürecinde bu sorulara verilecek cevapların, Diyanet İşleri Başkanlığının yapacağı yayın faaliyetlerine rehberlik edeceğini, çalışmalarına ivme kazandıracağını belirten Başkan Erbaş, gençlerin kendi öz varlıklarına ilişkin bakışlarının, tutum ve davranışlarının, değer, duygu ve düşüncelerinin günümüzde nasıl biçimlediğine yönelik kongre çerçevesinde yapılacak saptamaları, rehberliği ve geleceğe dair somut önerileri önemsediğini kaydetti.

“Gençler sözümüzü dinleyebilir ama bizi eylemlerimizle değerlendireceklerdir”

Başkan Erbaş, bugün birçok açıdan yaşanmaz hale gelen dünyanın, olumsuzlukların, karmaşanın, kuşatmaların sebebinin gençler olmadığının altını çizerek şöyle konuştu:

“Bilakis onlar yaşanan hayatın en büyük mağdurlarıdır. Maalesef dünyevileşme hastalığına kendisini kaptıran bir anlayış, yarına karşı en büyük sorumluluk olarak gençlere umutla hayal kurabilecekleri, heyecanla çalışıp güvenle yaşayabilecekleri, ahlaki ilkeleri önceleyen bir dünya bırakamadı. Onları her köşesi tuzaklarla, aldatmacalarla kuşatılmış sokaklara, hayatlara mahkum etti. Dolayısıyla öncelikle biz yetişkinler kendimizi, hayata bakışımızı ve katkımızı, sorumluluklarımızı ve gençliğe rehberlik dünyamızı gözden geçirmek zorundayız. Zira gençler, sözümüzü dinleyebilir ama davranışlarımızın peşinden gidecek ve nihayetinde bizi eylemlerimizle örnek alacak ve değerlendireceklerdir.”

Daha iyi bir dünya ve daha iyi bir gelecek inşası için en büyük imkanın ve yegane seçeneğin gençler olduğuna dikkat çeken Başkan Erbaş,  “Eğer biz üzerimize düşen görevleri hakkıyla yerine getirebilirsek, inanıyorum ki gençlik, müsebbibi olmadıkları sorunların üstesinden gelerek daha güzel bir dünyanın mimarları olacaklardır” ifadelerini kullandı.

“İslam'ın hakikatleri ile gençliğin heyecanı buluştuğunda dünya güzelleşecektir”

“İslam'ın hakikatleri ile gençliğin heyecanı buluştuğunda dünya güzelleşecek, değişecektir” diyen Başkan Erbaş sözlerini şöyle sürdürdü;

''Gençliğin arayışı ile insanlığın Efendisinin örnek ahlakı buluştuğunda, bütün yeryüzü daha yaşanılabilir, iyiliğin ulaştığı bir yer haline gelecektir. Kendini ispat etmenin telaşını yaşayan gençlerle, ‘İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olanlardır’ ideali buluştuğunda dünya yine merhametin en nadide tablolarına ev sahipliği yapacaktır inşallah. Ama bütün bunlar bizim gayretlerimizle hayat bulacaktır. Onun için öncelikle gençlik üzerinde yaşadığımız sorunların sebeplerini, etkenlerini, faktörlerini, süreçlerini doğru analizlerle değerlendirmeye tabi tutmak ve ardından sorunları aşacak çıkış yolları doğru bir yöntem, uygulanabilir ve sürdürülebilir programlar ve çalışmalar ortaya koymak hayati öneme sahiptir. Buradaki program içinde bütün bu alanlara yönelik başlıklar görmek bizi heyecanlandırmakta ve umudumuzu artırmaktadır.”

Başkan Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığının gençliğe yönelik hizmetlerine değinerek, geçen yılki Mevlid-i Nebi Haftası’nın temasını, ‘Peygamberimiz ve Gençlik’ olarak belirlediklerini ve bu çerçevede çok sayıda konferanslar, seminerler ve programlar yaptıklarını, ayrıca tüm din görevlilerinin gençlik çalışmalarında aktif olmalarını sağlamak için başlattıkları ‘Gençliğe Değer Projesi’ kapsamında her bir din görevlisinin 10 gençle ilgileneceğini hatırlattı. Başkan Erbaş, bütün bu faaliyetlerle gençlere yönelik hizmetleri daha da geliştireceklerini,  hızlandıracaklarını ve geleceği inançlı, ahlaklı, ilkeli bir gençliğe emanet edebilmek için var güçleriyle çalıştıklarını kaydetti.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı

Kongrenin açılış oturumuna katılan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı ise açılış oturumunda yaptığı konuşmada, gençlerin zihnine hitap ederek akıllarına takılan sorulara doğru cevaplar verebilmek, onların gönlüne dokunarak manevi ve ahlaki gelişimine katkıda bulunabilmek için başarılı bir yayıncılığa ihtiyaç olduğuna dikkat çekerek, "Gençlerin varoluş hikâyelerini idrak etmeleri, kendileri ve Rableri ile sağlıklı bir ilişki kurabilmeleri, kâinatla ve sosyal çevre ile dengeli hayatlar sürdürebilmeleri ancak dini yayıncılıkla mümkündür. Bu niyetle bir araya geldik ve gençlere yönelik dini yayıncılığı konuşurken gençlerimiz ve yarınlarımız için bir aradayız” dedi.

Açılış oturumunda, Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Fatih Kurt ile İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz da bir konuşma yaptı.

Üç gün sürecek kongrede, “Gençlik Yayıncılığının Tarihsel Gelişimi", “Gençlere Yönelik Dini Yayıncılık", “Gençlik Yayıncılığında Sorunlar", “Gençliğe Yönelik Yayıncılıkta Gelecek Perspektifi" ana başlıkları çeşitli yönleriyle ele alınıp müzakere edilecek. 20 tebliğci ve 10 müzakerecinin sunum yapacağı, yayınevleri ve sivil toplum kuruluşlarının da takip edeceği kongre, 5 öğrencinin katılacağı “Gençlik Oturumu”nun ardından “Değerlendirme Oturumu” ile sona erecek.