Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı tarafından İstanbul’da düzenlenen "38. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı"nın açılışını yaptı.
Sultanahmet Meydanı’nda gerçekleştirilen açılışta konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, bu yıl İstanbul’da Sultanahmet Meydanı ve Büyük Çamlıca Camii iç avlusunda olmak üzere "38. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı"nı iki yerde açacaklarını söyledi.
Başkan Erbaş, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi yetkililerine teşekkür ederek, “Bizi özümüzle buluşturan, nefsimizle yüzleştiren Ramazan ayının; bilgi, bilinç ve idrak boyutunu da canlı tutmak ve bu mübarek zamanı fikrî ve kalbî düzlemde farkındalık ve yenilenmeye vesile kılmak için her sene kitap ve kültür fuarı düzenliyoruz” dedi.
Başkan Erbaş, geleneksel hale gelen kitap fuarlarını “Ramazan Kitapla Buluşuyor” sloganıyla bu sene de İstanbul, Ankara, Gaziantep ve Almanya’da kitapseverlerle buluşturacaklarını belirtti.
İslam medeniyetinin bilgi ve kitap medeniyeti olduğunu ifade eden Başkan Erbaş, şöyle konuştu:
“Okumayı, anlamayı, aklını kullanmayı, bilgiye sahip olmayı emreden ve tavsiye eden birçok ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerin varlığını hepimiz biliyoruz. Bedir Savaşı'nı şöyle bir hatırlayalım. Orada çok anlamlı bir sahne her zaman anlatılır. Kitap, kalem, okumak deyince hatırlanan bir sahne: Bedir Savaşı sonrası düşman ordusundan esir alınan kişiler var. Allah Rasulü Efendimiz talimat veriyor. Buyuruyor ki, bu esirlerden her biri, okuma yazma bilmeyen on kişiye okuma yazma öğretmesi karşılığında serbest bırakılacaktır. Tarihi bir karardır bu, tarihi bir talimattır. Ve ilim, irfan, bilgi, hikmet konuları her gündeme geldiğinde hatırlamamız gereken çok önemli bir olaydır. Sadece bu uygulama bile Peygamber Efendimizin okuma yazma ile nitelikli bir toplum oluşturma arzusunu ortaya koyan fevkalade bir vesikadır.”
“Bilgiyle, kitapla, hikmetle bütünleşmiş bir medeniyetin mensuplarıyız”
Başkan Erbaş, Müslüman âlimlerin, 7. yüzyıldan Rönesans’a kadar 7 asır boyunca ilmin bütün alanlarında insanlığın inkişafına öncülük ettiğini hatırlatarak, “Bizler, Endülüs’ten Mâverâünnehir’e devasa kütüphaneleriyle tarihe iz bırakmış; bilgiyle, kitapla, hikmetle bütünleşmiş bir medeniyetin mensuplarıyız” ifadelerini kullandı.
Bugün okuma ve kitaba verilen değer açısından bakıldığında Müslümanların durumlarının iç açıcı olmadığını dile getiren Başkan Erbaş, “Maalesef ‘oku’ emri ile başlayan, her daim bilgiyi yücelten bir dinin ve asırlarca bilimin her alanında insanlığa öncülük etmiş bir tarihin mensuplarının durumu çok iç açıcı değildir. Zira ulusal ve uluslararası istatistiki verilere göre, ülkemiz de dâhil İslam coğrafyası, kitap okuma oranında dünyada ortalamasına göre gerilerde kalmakta; kitap, Müslümanların ihtiyaç listesinin neredeyse sonlarında yer almaktadır. Bu fuarları işte bunun için çok önemsiyoruz” diye konuştu.
Başkan Erbaş, dünyada ekonomi, sanat, teknoloji, hukuk alanında ileri ülkelerin ortak özelliklerinden birinin de kitap okuma oranı, yayın sayısı ve niteliği gibi açılardan önde olmaları olduğuna işaret ederek, “Unutulmamalıdır ki; bilgi üretmeyenler, üretilen bilginin her zaman mahkûmu, esiri olmuşlardır” değerlendirmesinde bulundu.
“İslam’ın kaynak eserlerini ve İslam medeniyetini iyi tanımaya ve anlamaya mecburuz”
İslam’ın doğru anlaşılması konusunda sahih dini bilginin hayati öneme sahip olduğunun altını çizen Başkan Erbaş, şöyle devam etti:
“Bunun için, Kur’an ve sünneti, İslam’ın kaynak eserlerini ve İslam medeniyetini iyi tanımaya ve anlamaya mecburuz. Zira bugün insanlığın devasa meselelerini çözme noktasında Kur’an ve sünnet en büyük imkândır. Ancak, öncelikle onları en doğru şekilde anlayıp, en uygun yöntemle çağa taşımak sorumluluğu hakkıyla yerine getirilmelidir. Üzülerek ifade etmeliyim ki; son vahye, köklü bir medeniyete, dinamik insan kaynaklarına sahip olduğu halde İslam dünyası, insanı ve hayatı inşa edecek bir bilgi ve dünya tasavvurunu, güçlendirip izah ederek yeryüzüne henüz teklif edebilmiş değildir.”
“İnsanı olgunlaştırmayan, hayatı güzelleştirmeyen bilgi ve okumalar faydasızdır”
Başkan Erbaş, okumanın neticesinin hayata değer katmak olduğunu belirterek, “Okumak ile sorumluluk, hak duyarlılığı, güzel ahlak gibi değerler arasında pozitif ve vazgeçilmez bir ilişki vardır. İnsanı olgunlaştırmayan, hayatı güzelleştirmeyen bilgi ve okumalar faydasızdır. Zira bizim inancımız ve medeniyetimizde bilgi terbiyedir, sorumluluktur, sabırdır. İyilik için çalışmaktır. Onun için dünyamızda, medeniyetimizde ilim ve âlimin yeri hep öndedir” şeklinde konuştu.
“Her eser bize yeni şeyler öğretmeli, yeni ufuklar açmalıdır”
Kitap ve okur bağlamında yapılan çalışmalar veya araştırmalarda iki hususa daha çok dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Başkan Erbaş, “Birincisi; özgün ve nitelikli eserler konusudur. Zira eser sayısı kadar yayın niteliği de önemlidir. Bu manada her eser bize yeni şeyler öğretmeli, yeni ufuklar açmalıdır. İkincisi ise; nitelikli okur konusudur. Bu manada bilinçli okumalar yapmak, ihtiyacının ve okuduklarının farkında olmak da oldukça önemlidir. Yani nitelikli yayın ve nitelikli okuyucu meselesi, birbirini tamamlayan ve geliştiren iki unsur olarak beraberce ele alınmalıdır” dedi.
“Bilgi, iyilik için kullanılırsa insanlığa hizmete dönüşür”
Başkan Erbaş, insanın bilgiyle iki yönden sağlam ve köklü bir ilişki kurmasının oldukça önemli olduğuna vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Birincisi; düşüncenin değil, imajın; sözün değerinin değil, görselliğin öne çıktığı bir dünyada bilgiye değer vermeyen, önemsemeyen bir yaklaşım terkedilerek bilginin öneminin idrak edilmesi ve bilgiye ulaşmak için herkesin bir çaba ve fedakârlık içinde olması gerekmektedir. İkincisi; sadece bilgiyi edinmekle yetinmeyip, öğrendiklerini bilince dönüştürerek hayatına tatbik eden, edindiği ya da ürettiği bilgiyi insanlığın hizmetine sunan bir anlayış güçlendirilmelidir. Hepimizin bildiği bir realite olarak, bilgi en büyük güçtür. İyilik için kullanılırsa insanlığa hizmete; hukuk ve ahlak tanımayan insanların elinde ise insanlık için felakete dönüşür. Allah Rasulü Efendimiz, “Allah'ım Senden faydalı ilim istiyoruz”, ya da “Allah'ım faydasız ilimden Sana sığınırım” duasını çok yapardı. O açıdan ilmin faydalı olması gerekiyor.”
Başkan Erbaş, İslam dünyasının bilim, teknik, tıp, sosyal bilimler, ilahiyat alanında bilgi üretme, bilgiyi güncelleme, değere dönüştürme ve hayata kılavuz yapma konusunda kendisini daha da geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Doğru ve sahih bilgiden uzaklaşmanın doğuracağı sorunlara dikkat çeken Başkan Erbaş, “Doğru ve sahih bilgi zeminini kaybettiğimizde, bilgi üretmeyi ve geliştirmeyi ihmal ettiğimizde sağlıklı düşünmeyi, sorunları tespit etmeyi ve çözüm üretme imkânını da kaybediyoruz” diye konuştu.
“Neticede, değer olarak görülmeyen, hikmetle yoğrulmayan, uygulanarak ahlaka dönüşmeyen bilgi, hayata huzur getirmeyecektir” uyarısında bulunan Başkan Erbaş, “Bize düşen; bilgiyle, hikmet ve tefekkürle yeniden öze dönmek, ortak zeminimizi sağlamlaştırmak, yaşadığımız çağın sorunlarına bilgiyle çözüm bulmaktır” ifadelerini kullandı.
38 Kitap ve Kültür Fuarı’nın hayırlı sonuçlara vesile olmasını temenni eden Başkan Erbaş, bütün katılımcılara, yayınevlerine, kitap dostlarına teşekkür etti.
Başkan Erbaş’ın konuşmasının ardından kurdela kesilerek kitap fuarının açılışı gerçekleştirildi.
Başkan Erbaş, beraberindeki heyetle fuarı gezerek yayınevi yetkilileri ve kitapseverlerle sohbet etti.
Açılışa, İstanbul Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Fatih Kurt, yazarlar ve çok sayıda kitapsever katıldı.
Kitap fuarı, Anadolu yakasında Büyük Çamlıca Camii avlusunda
Başkan Erbaş, Sultanahmet'ten sonra “38. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı”nı, Büyük Çamlıca Camisi avlusunda da kitapseverlerle buluşturdu.
Başkan Erbaş, burada yaptığı konuşmada insanları kitapla buluşturmak amacıyla düzenledikleri fuarın hayırlara vesile olmasını diledi.
Kitabın önemine değinen Başkan Erbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Medeniyetimizin, inancımızın kitabının ilk ayetlerine baktığımızda, şu anda yaptığımız işi bize emrediyor adeta. ‘Yaratan Rabbinin adıyla Oku’ diye başlıyor ve devam ediyor. Biz ilk ayetleri, kitaptan, okumaktan, kalemle yazmaktan, öğrenmekten, öğretmekten bahseden bir kitabın mensuplarıyız. İşte bu emirler doğrultusunda daha çok okumamız, daha çok yazmamız, daha çok öğrenmemiz, daha çok üretmemiz gerekiyor.”
Fuarın açılış törenine, Tataristan Başmüftüsü Kamil Samigullin, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Fatih Kurt, yazarlar ve kitapseverler katıldı.
Açılışın ardından Başkan Erbaş ve davetliler, caminin iç avlusunda kurulan stantları gezdi.
15 Mayıs - 1 Haziran tarihlerinde saat 11.00 ile 24.00 arasında kitapseverleri ağırlayacak olan fuarlara, Sultanahmet’te 200, Büyük Çamlıca Camii’nde ise 120 yayınevi katılıyor.