'Kendi Eğitim Dünyamızın Yeniden İnşası' Sempozyumu

30 Mayıs 2016 Pazartesi

Geçtiğimiz cumayı Gaziantep’te irad eden Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "kendi eğitim dünyamızın yeniden inşası" başlıklı bir sempozyumada katıldı. Görmez, islam coğrafyasında bilginin “dini ve dini olmayan” diye ikiye ayrılmasının sorunların temelini teşkil ettiğini söyledi; ‘bedeni doyurup ruhu aç bırakmak bize özgü bir şey olamaz’ dedi. 

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Gaziantep'te Türkiye ve İslam dünyasındaki eğitim sistemi üzerine konuştu.

Görmez, "Kendi Eğitim Dünyamızın Yeniden İnşası" adlı sempozyumun açılışına katıldı; eğitim sisteminin inşasının ancak, eğitime bir bütün olarak bakılması ile mümkün olabileceğini söyledi. 

Görmez: Bedeni Doyurup Ruhu Aç Bırakan Bir Eğitim Sistemine Sahip Olamayız

"Eğitim sadece okulun ve öğretmenin işi değil, sadece üniversite ve hocanın işi değil, tüm toplumun işidir. Sokağın, çarşının, şehrin işidir. Eğitim tüm mekanizmaların birlikte harekete geçirerek gerçekleştirileceği bir şeydir. Yeniden inşa önce kendi. Kendimiz. Bizi biz kılan değerler sonra eğitim dünyamız sonra yeniden inşa.yeniden inşa nasıl olacak eğitim dünyasında tarihte bize özgü olan eğitim dünyamızı sadece bugüne taşımak yetecek midir. İlk asırlarda müslümanların başka medeniyetlere karşı sahip olduğu özgüven bugün bizde var mı? 

Diyanet İşleri Başkanı, İslam medeniyetindeki sorunların, bilginin “dini ve dini olmayan” şeklinde ayrıştırılmasıyla ortaya çıktığını belirtti;bütünlüğün sağlanması noktasında Türkiye’deki İmam Hatip Liselerinin müfredatını örnek gösterdi;

"Biz sadece aklı besleyen bir eğitim sistemine sahip olamayız. Kalbi besleyen ruhu besleyen. Aklı bırakıp kalbi aç bırakmak bedeni doyurup ruhu aç bırakmak bize özgü, eğitim dünyamıza ait bir şey olamaz. Bir bütün olarak değerlendirmek durumundayız. Bizim medeniyetimizde yaşadığımız en büyük kırılma, bilginin dini bilgi ve dini olmayan bilgi, pozitif bilgi ve negatif bilgi diye ayrılması olmuştur. Türkiye’de din eğitimi müfredatı içerisinde imam hatip liselerimizde gençlerimizin sabahleyin kuranı kerim okuyup, ikinci saatinde kimya laboratuarında görmeleri, arkasından bir fıkıh, temel dini bilgiler dersi aldıktan sonra, fizik, kimya derslerini görmeleri, siyer dersinde tarih, coğrafya dersi almaları çok önemlidir. İslam coğrafyasını bugün inim inleten şey bilginin bu şekilde ayrılmış olmasıdır."