Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Diyanet Aylık Dergisi’ne konuştu. Din üzerinden yapılan tartışmalara değindi, ihtilaf ile hilaf arasındaki ayrıma dikkat çeken Görmez; “İhtilaf, ahlaka riayet edilerek yapılırsa rahmet olur” ifadelerini kullandı.
“İhtilaf fikirler arasında olur. Hilaf ise şahıslar arasında olur. İhtilaf, ahlaka riayet edilerek yapılırsa rahmettir. Hilaf ise tefrika ve zahmettir. Hem insanın tabiatı, hem dinin tabiatı, hem dilin tabiatı hem de hayatın tabiatı ihtilafı yani farklı düşüncelerin ortaya çıkışını zorunlu kılmaktadır. “
Görmez, ihtilafın sahabe döneminden itibaren var olduğunu söyledi. Günümüzde dini konularda yaşanan tartışmaları hatırlattı.
“İhtilaf bizi isabetli görüşe hakka ve hakikate götürür. Hilaf ise bizi cidale, nizaa ve şikaka götürür. Nizaa ise haramdır. Şikak ise hizipçilik ve tefrikacılıktır. Nitekim şimdi coğrafyamızda ahlak ve hukuk tanımayan savaşları yaşıyoruz. Sanki din, kaos üreten bir alan olarak takdim edilmekte, polemik ve kişisel propagandaların malzemesi hâline getirilmektedir. Bu doğru değildir”
Görmez “Tebliğ, ancak risalet misyonu ile gerçekleştirilebilir.” dedi. “İrşat, ilim ve marifetle, davet ise hikmetle yapılabilir” diye de ekledi. Ayrıca Görmez, ihtilaf ahlakının önemine vurgu yaptı.
“Taraflardan birinin kendini -hâşâ- dinin sahibi ve Ehlisünnet’in hamisi gibi görmesi ihtilaf ahlakına uygun değildir. İhtilaf ahlakını ortadan kaldıran en kötü hareket karşısındakini bidatle, dalaletle suçlamak ve tekfir etmeye kalkışmaktır. İhtilaf ahlakının önemli diğer bir ilkesi doğru bilgiye dayanmaktır. Delil ve beyyinelerle konuşmaktır. Kıt ve eksik bilgilerle hareket etmemektir.”
Görmez, son olarak “İhtilafta en ağır husus kendi düşüncesini ‘indirilmiş din’, karşısındakinin fikrini ‘uydurulmuş din’ ilan etmeye kalkışmaktır" uyarısında bulundu.