“Peygamber Davasına Hizmet Etmenin Önemini Her Hacımız Yüreğinde Hissetmeli”

24 Haziran 2022 Cuma
“Peygamber Davasına Hizmet Etmenin Önemini Her Hacımız Yüreğinde Hissetmeli”

“Peygamber Davasına Hizmet Etmenin Önemini Her Hacımız Yüreğinde Hissetmeli” 

Diyanet TV’de ekranlara gelen "Hac Yolunda" programına Dini Yayınlar Genel Müdürü Doç. Dr. Fatih Kurt konuk oldu. 

Peygamber Efendimiz’in hayatına dikkat çeken Kurt, hacı adaylarının kulluk bilincinde Peygamber Efendimiz’in örnekliğinde ibadetlerini tamamlamaları gerektiğini ifade ederek şöyle konuştu:

"Peygamberimiz küçük yaşlardayken O'nu himayesi altına alan O'nu hayata hazırlayan bir amcaydı Ebu Talip. Hatta on yaşlarındayken Peygamberimiz. Atına binip Mekke-i Mükerreme’nin dışında bir ticari seyahate çıkmak üzere giden amcasının peşinden bir defasında koşarak  'Amca! Beni burada kime bırakıp gidiyorsun?' deyip, amcasından ayrılmak istememiş Peygamberimiz. Bunun üzerine gittiği her yolculuğa Peygamberimizi yanında götürdüğü rivayet olunur. Ardından da Peygamberimize en büyük destek veren hatta Peygamberimiz ile arkadaşlarını evinin etrafında himayesi altına alan bir insan Ebu Talip. Hz. Hatice validemizle beraber aynı yıl vefaat ediyor. Bu da hüzün yılı olarak anılıyor. Peygamber Efendimiz’in kısa bir süre sonra Kabe-i Muazzama'ya gidip; başını Kabe'nin duvarına koyup 'Yokluğunu bu kadar çabuk mu hissedecektim amca.' diyerek gözyaşı döktüğü rivayet olunur. Dolayısıyla Kâbe; Peygamberimiz hayatında bu denli yeri olan varlığıyla; kıymetli, yokluğuyla hüzünlü ve eksik kabul edilen Peygamberimizin amcasıyla ve Peygamber ailesiyle bizi buluşturan bir mekan. Bütün bu mekânları ziyaret ederken Peygamber Efendimiz'in sıkıntılarla dolu hayatı Müminin gözünde canlanmalı; Peygamber davasına hizmet etmenin önemini her hacımız yüreğinde hissetmeli. Peygamber ailesinden olmanın, ehl-i beytten olmanın kıymetini ve değerini yüreğinde hissetmelidir. Dolayısıyla Peygamberimizi ve orada bulunanları bu hisle ve duyguyla ziyaret etmelidir. Mekanları ziyaret, Hacca gidip gelmek sadece 'gidip gelmek' ile kalmamalı orada yaşananları hayatımıza katıp; orada yaşanan hadiselerden ders ve ibretler alarak yaşadığımız ülkeye geri dönmeliyiz."