“1 Cüz 3 Konu” da İnfak ve ibadet konuları ele alındı
Her bölümde bir cüzün ele alınarak tefsir ve yorumunun yapıldığı “1 Cüz 3 Konu” adlı programda 27. Cüz’de geçen “Allah yolunda infak” “Yaratılış amacı ibadet” konu başlıklarına dikkat çekildi. İnfak ve ibadetlerin önemi Hz. Peygamber’in örnekliğinde izleyiciye aktarıldı.
Ramazan boyunca her gün ekranlara gelen programın 27.bölümünde sadaka ve infakın Kur’an-ı Kerim’de nasıl anlatıldığına ve ibadetlerin önemine dikkat çekildi.
“Sadaka vermek, infakta bulunmak, aslında bir şükür ifadesidir”
Kur’an’ın üzerinde durduğu konulardan biri de Allah yolunda infakta bulunma meselesidir. İnfak yoluyla hem insanlar arasında kardeşlik duygularının pekişmesi sağlanmakta hem de dünyanın tüm nimetlerinin ve sahip olunan mal ve mülkün, Allah için vazgeçilebilecek şeyler olup bunların geçici birer nimet olduğu bilinci aşılanmış olmaktadır. Sadaka vermek, infakta bulunmak, aslında bir şükür ifadesidir. Verilen nimetin devamı için, onu diğer insanlarla paylaşmaktır. Servetin asıl sahibi, Allah’tır. O’nun emanet olarak verdiği bu servetten, yine O’nun rızasını ve hoşnutluğunu kazanma niyetiyle başkalarına infakta bulunmak gerekir.
“Yüce Allah, göklerin ve yerin mirasının en sonunda kendisine kalacağını ifade eder”
Yüce Allah, göklerin ve yerin mirasının en sonunda kendisine kalacağını ifade eder. Dünyada mal ve mülk, insanlar arasında miras olarak aktarılır ve bu şekilde kıyamete kadar devam eder. İşte o gün geldiğinde de bu birbirinden değerli mallar, uğruna nice zahmetler çekilen varlıkların hepsi, artık asıl sahibi olan Allah’a kalır.
İnfakta bulunmak Müslümanlığın temel gereklerindendir
İnfakta bulunmak, mali yardımlara önem vermek Müslümanlığın temel gereklerindendir. Kur’an-ı Kerim’de Allah’a samimiyetle inanan müminlerin başlıca özellikleri sayılırken iman ve namazın ardından hemen infak zikredilmektedir.
Yüce Allah, cimrilik yapan ve kendisine verilen malının hakkını ödemeyenleri de eleştirmektedir. Esasen Allah’ın onlara muhtaç olmadığı, onlardan çok çok zengin olduğu ifade edilmekte ve bu kişilerin, kendi aleyhlerine iş yaptıkları aktarılmaktadır. Böylece cimrilik yapanların, ahirette kayba uğrayanlardan olacağı belirtilmektedir.
“İnsanoğlu yaratılış amacına uygun olarak yaşadığı sürece Allah’ın rızasına muvafıktır”
Yüce Allah, Zâriyât suresinin 56. ayetinde şöyle buyurmaktadır: “Ben cinleri ve insanları, başka değil, sırf bana kulluk etsinler diye yarattım.” İşte bu ayet, insanların ve cinlerin yaratılış amacını hatırlatmaktadır ki bu yaratılış amacı, onların sadece Allah’a kulluk etmeleridir. Nitekim Yüce Allah, hayat ve ölümü insanların sınanması amacıyla var ettiğini de ifade etmektedir. İnsanoğlu bu yaratılış amacına uygun olarak yaşadığı sürece Allah’ın rızasına muvafık olarak hareket etmiş olacaktır.
“İbadet, kulun, Rabbiyle iletişim kurabilmesinin adıdır”
İbadet, kulun, Rabbiyle iletişim kurabilmesinin adıdır. Her şeyi yoktan var eden Yüce Yaratıcıya muhtaç olan insanın, aracısız, vasıtasız bir şekilde hâlini O’na ifade edebilmesidir ibadet. Bunun için kul, Rabbinin huzurunda her duruşunda, “Hamd, âlemlerin Rabbi, Rahmân, Rahîm, hesap ve ceza gününün sahibi olan Allah’adır. (Allah’ım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil” ayetlerini telaffuz etmektedir. Böylece o, Yaratıcısını övmekle işe başlar. Kendi âcizliğini itiraf eder. Rabbine boyun büker, O’ndan yardım diler ve kendisini, kulluğunda ve hidayette sabit tutması için O’na dua eder. İşte bu, ibadet bilincidir, kulluk şuurudur.
“1 Cüz 3 Konu” Mustafa Güvenç’in sunumuyla her gün saat 14.45’te Diyanet TV’de…