“Diyanet, Türkiye'nin ismini tüm dünyaya iyilikle yayıyor.”
Diyanet TV'de ekranlara gelen "İyilik Vakti" programına, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan konuk oldu.
Programda, İlim Yayma Vakfı ve Türkiye Diyanet Vakfının hizmet ve çalışmaları ele alındı.
Türkiye Diyanet Vakfının yaptığı yardımlara ilişkin konuşan Erdoğan, “Türkiye Diyanet Vakfı, Türkiye'nin ismini tüm dünyaya iyilikle yayıyor.” dedi.
Erdoğan, Türkiye Diyanet Vakfının birçok yardım kampanyasına imza attığını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:
"‘Bir tuğla da benim olsun’, ‘Hediyem Kur'an olsun’ projelerini çok beğeniyorum. Bir mesajla, cami yapımına destek olabiliyorsunuz. Dünyanın birçok yerinde Müslümanlara Kur'an-ı Kerim ulaştırabiliyorsunuz.”
Türkiye, kişi başına dünyada en fazla dış yardım yapan ülkesi noktasında…
“Zekat emri olan dine mensup olmak ne büyük bir bahtiyarlıktır. Allah, malının bir kısmı senin değil diyor. Malının bu kısmı senin değil, sahibine iletmek zorundasın. Sorumluluğu da senin, en doğru kişi ve kanalı bulacaksın. Bütün dünyada zekatın bilindiğini ve uygulandığını düşündüğünüz zaman Türkiye, kişi başına dünyada en fazla dış yardım yapan ülkesi noktasında. Türkiye, bugün dünyanın her yerinde hiçbir karşılık beklemeden yardımlar yapıyor. Sesimizi duyan birçok mazlum var.”
Türkiye Diyanet Vakfı, Türkiye'nin ismini tüm dünyaya iyilikle yayıyor....
Açılan su kuyularında en kalıcı olanı Türkiye Diyanet Vakfımız açıyor. Bu yönüyle de takdir ediyorum. Türkiye'nin ismini tüm dünyaya iyilikle yayıyor. Arakanlı Müslümanların yanında Türkiye vardı. Afrika'nın her yerinde Türkiye'nin yardımları var.”
Türkiye’nin yurt dışında yaptığı camiler, oradaki insanların İslam’la tanışmasını sağlıyor…
Japonya'nın Tokyo şehrinde ziyaret edilebilecek on beş yerden biri, Türkiye'nin oraya yaptığı cami. İnsanların, Türkiye'yi ve kültürümüzü tanımasını sağlıyor. İslamla tanışmalarını sağlıyor. Japonya'da ve Washington'daki camiler orada kültürümüzü yaşatmak adına önemli.
Bir kuruma vakıf diyebilmemiz için sürdürülebilirliliği ve devamlılığı olmalıdır…
Kurulan vakıfların, vakıf olabilmesi, belli iyiliklerin sürdürülebilir kılmalarından geçiyor.Vakıf, iyiliksever, yardımsever insanların yaptıkları iyilikleri kurumsallaştırmalarıdır. Kurumsallaşmak demek; kalıcı, sürdürülebilir hale getirmek, devamlı kılmak demektir. Vakıf kelimesi de zaten durmak, ilelebet dursun diye yapılan bir iştir.
Salgın döneminde, öğrencilere burs ve destek sağladık…
İlim Yayma Vakfının yaptığı yardımların anlatıldığı programda Erdoğan, vakfın öğrencilere olan desteklerini şu sözlerle ifade etti:
"Salgın döneminde tablet kampanyasına katkı sağladık. Okullara tablet desteği sağladık. İstanbul'daki yetim öğrencilere burs projesi sağladık. Başarılı yetim çocuklara hiçbir mülakat olmaksızın burs vermeye başladık. Onun dışında Milli Eğitim Bakanlığının internette yayınladığı kaynaklar var. Salgın döneminde internet erişimi olmayıp o kaynaklara ulaşamayan çocuklara Mili Eğitim Bakanlığından aldığımız listeyle ve yaptığımız tespitle birlikte; internet kaynaklarını kitaplaştırıp yolladık. İlim yayma konusundan ayrılmadan devam ettik. İstiyoruz ki bizim dokunduğumuz başarılı bir öğrenci, 'ben de akademisyen olsam mı?' diye düşünsün. Salgın döneminde burs verdiğimiz öğrencilerden zorluklar yaşayanların durumlarını karşılamaya çalıştık. Bu minvalde çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti II. Başkanı İhsan Açık'ın daimi konuk olduğu “İyilik Vakti” Aykut Burak Şimşek’in sunumuyla her Salı saat 21.30’da Diyanet TV’de…
