"Edebî" yeni bölümleriyle Diyanet TV'de...
Diyanet TV'nin edebiyat programı "Edebî" yeni bölümleriyle ekrana geliyor.
Yeni yayın döneminde de izleyiciyle buluşan "Edebî" programında Divan Edebiyatından âşıklığa anadolu medeniyetindeki eserler ve şairler anlatılırken merhamet, dostluk, sabır, tevazu gibi iyiliği vurgulayan konular ele alınıyor.
Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi'nden ekranlara gelen programda, Dr. Ömer Demirbağ ve Dr. Emrah Gökçe her hafta farklı bir konuyla evlerinize konuk oluyor.
Türk Edebiyatı'nda mesnevi türünün en başarılı örneklerinden biri sayılan "Hüsn ü Aşk"ın konuşulduğu bölümde "Doğu'nun romanıdır Mesnevi." diyen Demirbağ, şöyle konuştu:
"Mesnevilerde yeknesaklıktan uzak durmak için şairler zaman zaman mesnevi formatının dışına çıkarak tardiyelerle araya yerleştirilmiş gazellerle okuyucunun ilgisini canlı tutarlar. Tardiyenin amacı budur. Çünkü baştan sona hep hikaye anlatılırsa okuyucu sıkılacaktır. Mesnevi Doğu'nun en uzun şiir türüdür. Doğu'nun romanıdır Mesnevi. Romanı, şiirleştirmişler. Mesnevi, böyle doğmuştur. Vatanı İran'dır. 15. yüzyılda en büyük Mesnevi atılımları başlamıştır."
"Yunus Emre, Fuzuli, Şeyh Galip'i tanımayan Türk Edebiyatı'nı bilemez." ifadelerini kullanan Demirbağ, şöyle devam etti:
"Şeyh Galip, bu kadar büyük bir şairken "Şair Galip" demiyoruz. Şeyh Galip diyoruz. Düşünün ki edebiyatımızın üç büyük sütunundan biridir. Üç kişiyi tanımadan Türk Edebiyatı bilinmez. Yunus Emre, Fuzuli, Şeyh Galip... Üç büyük sütunundan biridir. Hayatı boyunca şairliği öyle büyük bir irtifadadır ki Şeyhliği bundan yıpranmıştır. Tasavvuf tarihinde gerçekten büyük şairler olan büyük Mürşid-i Kâmiller var. İmam Şafi'yi başta sayabilirim, Divan'ı var. Mevlana Celaleddin Rumi'yi zaten söylememe gerek yok. Velayeti kadar şairliği de var. Ancak hem şair olmak hem tasavvufi mertebelerinde gezinmek her bünyenin kaldıramayacağı kadar ağır bir iştir."
"Edebî" her Cuma saat 22.00'de Diyanet TV'de...
