Ceddimiz Osmanlı’dan, bize miras kalan önemli eserlere her coğrafyada rastlamak mümkün. 3 kıtaya yayılan imparatorluğun Filistin’deki güzide eserinden biri de Fatıma Hatun Camii. Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün hayat verdiği tarihi Filistin topraklarındaki 500 yıllık cami, 24 saat açık kütüphanesiyle aynı zamanda bir ilim yuvası olarak hizmet vermiş.
Fatıma Hatun Camii ve Kütüphanesi 24 saat açık bir mabed olarak aynı zamanda ilim yuvası
Asırlar boyunca Osmanlı Devleti'nin hüküm sürdüğü tarihi Filistin topraklarının hemen her yerinde ata yadigarı eserlerimizi görmek mümkün. İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da cenin kentinde bulunan yaklaşık 5 asırlık Fatıma Hatun Camii de Osmanlı dönemi camilerinin nadide örneklerinden sadece biri.
Tarihi cami, 1566'da Kanuni Sultan Süleyman devrinde Osmanlı sadrazamı olan Lala Mustafa Paşa'nın ilk eşi Fatıma Hatunun isteğiyle yaptırılmış. İslam ordularının 636 yılındaki fetihleri sonrası cenin'de yapılan küçük bir mabedin üzerine, 2 yılda yeniden inşa edilmiş, Fatıma Hatun Camii
Caminin ibadet alanı yaklaşık bin metrekare. Bir minaresi ile bir kubbesi bulunan camii içerisinde yaklaşık 4 bin kitabın yer aldığı büyük bir kütüphane de var. Cami ve kütüphanesi 24 saat açık. Türkiye’deki camiler için de gündemde olan sürekli açık tutulması durumu, bu camide yıllardır uygulanıyor.
Geçen 500 yıla rağmen görkemi ve ihtişamını kaybetmeyen Fatıma Hatun Camii, yıllar içinde pek çok alimin yetiştiği bir ilim merkezi olmuş. Külliye içinde caminin ilk müzzezinin kabri de bulunuyor. Fatıma Hatun Camii için tika tarafından bir restorasyon projesi hazırlandı.Projenin uygulanması amacıyla önümüzdeki günlerde bir heyet Cenin’e gidecek.