Geçmişten Günümüze Kardeş Bağı

17 Nisan 2018 Salı

Diyanet İşleri Başkanlığı Müslüman Ülkeler ve Azınlıklarla Sıkı Dayanışma İçinde

Yurt dışına yönelik din hizmetleri konusu, diyanet teşkilatının büyük önem verdiği bir faaliyet alanı. Günümüzde 62 ülkede temsilci bulunduran Diyanet İşleri Başkanlığı son yıllarda attığı adımlarla hem gönül coğrafyamızdaki müslümanlarla kardeşlik hukukumuzu güçlendirdi, hem de islamı doğru öğrenme yolunda, kardeşlerimize destek verdi. İşte o hizmetlerden detaylar;

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yurt dışıyla ilk teması farklı polemik ve tartışma noktalarına çekilen bir ziyaretle gerçekleşti. 1965’te 8. Diyanet İşleri Başkanı İbrahim Bedrettin Elmalı Tunus Cumhurbaşkanı Habib Burgiba’nın daveti üzerine Tunus’u ziyaret etti. Ardından bazı siyasi çevreler ile basın-yayın organlarının yoğun eleştirilerine maruz kaldı. Döndükten sonra da bakanlar kurulu kararıyla görevinden alındı.

Diyanet İşleri Başkanlığının yurt dışına yönelik ilk din hizmeti faaliyeti ramazan ve kurban bayramlarında gurbetçi vatandaşlarımızın yaşadığı ülkelere geçici din görevlisi gönderilmesiyle başladı. Takvimler 1971’i gösteriyordu. Çok sınırlı sayılarla başlayan görevlendirmeler ihtiyacı karşılamadı. Farklı dini ve siyasi örgütlenmelerin doldurması, o dönemde yurtdışındaki türklerin kıt imkânlarıyla kurulan camilerde ehliyetsiz kimselerce din hizmeti yürütülmesini engellemek isteyen başkanlık adım adım bu hizmeti genişletti. Diyanet İşleri Başkanlığı, bugün 62 ülkede 52 müşavir, 42 ataşe ve 11 koordinatör kadrosu bulunan ve sadece doğru bilgiyi ulaştırmakla kalmayarak dünya’da artan islamofobi ile mücadele için de aralıksız çalışmalar sürdürüyor.

 

Diyanet İşleri Başkanlığı 1978’de orta asya’daki müslümanlarla temasa geçti. Ru’yet-i Hilal Konferansı’na Taşkent müftüsünün katılmasıyla gerçekleşti. İstanbul’da yapılan 30’a yakın müslüman ülkenin temsilcilerinin katıldığı toplantıda, ramazan ayında hilalin görülmesi tartışması, değerlendirildi. Amaç ortak takvime uymaktı.

 

Diyanet İşleri başkanlarından Tayyar Altıkulaç, 1985 yılında Sovyetler Birliği’ndeki müftülerin davetiyle Özbekistan, Azerbaycan ve Dağıstan’ı içine alan bir ziyaret gerçekleştirdi. Bu ziyaretler, komünist idarenin hüküm sürdüğü günlerin zor şartlarında ilgili ülkelerin dini kurumlarıyla kurulan ilk resmi temaslar olması yönünden önemliydi. 1979 yılında senegal müslümanları ile temasa geçildi. Yeni müslüman olmuş yerel bir gurup ziyaret etildi. İhtiyaçları belirlendi. Kur’ân-ı Kerîm başta olmak üzere dini yayınlara olan ihtiyaçları giderilmeye çalışıldı.

Yurt dışı din hizmetlerini desteklemek için ilk kurulan çatı kuruluş, 28 eylül 1982 tarihinde hizmete giren Belçika Diyanet Vakfı oldu. Onu sırasıyla; 

Tablo:

1982 → Hollanda Türk Diyanet Vakfı

1984 → Berlin Diyanet Türk İslam Birliği, Köln Diyanet Türk İslam Birliği

1984 → İsveç Diyanet Vakfı, İsviçre Türk Diyanet Vakfı

1985 → Danimarka Türk Diyanet Vakfı

1986 → Fransa Diyanet İşleri Türk İslâm Birliği 

İzledi. 

Diyanet İşleri Başkanlığı Avrasya’yadaki ümmet varlığını gözardı etmedi. Orta Asya, Balkanlar ve Kafkaslar’daki 30 ülke 20 özerk bölge ile 1985’te başkanlık  ve Orta Asya ülkeleri müslüman dini idareleri arasında başlayan resmi temaslar, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla ivme kazandı. Orta Asya’ya yönelik ilk faaliyetler, eğitim ağırlıklı oldu. 1992-1993 eğitim öğretim yılından itibaren bu ülkelerin resmi makamlarıyla işbirliği yapılarak ilahiyat fakülteleri ve imam-hatip liseleri kuruldu. Gerek Orta Asya Türk Cumhuriyetleri gerekse balkan ülkelerinde cami ve mescit gibi dinî mekânların inşası ve onarımı, din görevlisi gönderilmesi, bu ülkelerde görev yapan din görevlilerinin Türkiye’de hizmet içi eğitime alınması, bu ülkelerden öğrenciler getirerek Türkiye’de din eğitimi almalarının sağlanması, bu hizmetlerin bir kısmını oluşturdu.

Diyanet Teşkilatının Afrika açılımı ve diğer müslüman topluluklarla ilişkiler adına etkili bir kurumsal iletişime geçmesi kasım 2006’da yapılan 'Afrika Dini Liderler Zirvesi' ile başladı.  

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yurt dışı faaliyetleri çoğu zaman uluslararası toplantılar üzerinden kurulan yeni gönül köprüleri aracılığıyla oldu. 1978 Ru’yet-i Hilal toplantısı ile başlayan buluşmalar serisi, 1991’de ilki yapılan ve her 4 yılda bir periyodik olarak düzenlenen Avrasya İslam şuralarıyla sürdü. 2016’da yapılan 9.  Avrasya İslam Şurasına 33 ülkeden 120 temsilci katıldı.  O toplantılarda İslam dünyasında yaşanan gelişmeler, küresel bir tehdit olarak FETÖ hareketinin Avrasya yansımaları, Avrasya’da dini bilgi üreten kurumlar, yeni medya ve din istismarı, küresel tehdit ve şiddet hareketi-DAEŞ, din istismarını önlemenin yolları ve çözüm önerileri ele alındı.

İlki 2006’da gerçekleştirilen 1. Afrika Dini Liderler Zirvesi, 2007’deki Balkan ülkeleri Diyanet İşleri başkanları toplantıları, 2014’de düzenlenen avrupa müslümanları buluşması, Dünya İslam Bilginleri barış- itidal ve sağduyu inisiyatifi toplantısı, Latin Amerika ülkeleri müslüman dini liderler toplantısı dünya’da özellikle Türkiye ve Diyanet İşleri Başkanlığının desteğiyle İslam ülkelerinin biraraya getiren, sorunların tartışıldığı birlik adımlarının konuşulduğu platformlar oldu. Kasım 2014’te “Latin Amerika Ülkelerinde Müslüman Varlığı; ihtiyaçlar, sorunlar ve çözüm yolları” ana temasıyla toplanan '1. Latin Amerika Ülkeleri Müslüman Dini Liderler Toplantısı' istanbul’da gerçekleştirildi. 

 

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 13 - 16 ekim 2015 tarihleri arasında İstanbul’da ‘kesret içinde vahdet: “hikmet ve barış’ı birlikte düşünmek’ başlığı altında düzenlenen ‘1. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’, başkanlığın adı geçen coğrafyadaki birçok müslüman ülke ile ilk defa resmi ilişki kurmasını sağladı.

 

Başta orta asya coğrafyası olmak üzere soydaş ve dindaşlarımızın yaşadığı ülkelerle işbirliğinde, Diyanet’in en çok önem verdiği hizmet alanı eğitim ve yayın olmuştur. Türkiye Diyanet Vakfı’nın maddi desteğiyle yürütülen eğitim faaliyetleri, dünyanın dört bir tarafından ve her kademeden öğrenciye gerek Türkiye’de, gerekse kendi ülkelerinde din eğitimi alma imkânı sunulmasıyla gelişerek devam etmekte. 

1992-1993 eğitim-öğretim yılından itibaren yurt dışında kurulan ilahiyat fakültelerinin (burada tablo girsin) kuruluşundan itibaren bina bakım onarımından öğrencilerin barınmasına kadar her tür gideri Türkiye Diyanet Vakfı tarafından karşılandı. Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan ve Bulgaristan’daki ilahiyat fakülteleri Türkiye’densinden kadro ve müfredat programı desteği almıştır. 

Tablo

· Türkmenistan Mahdum Kulu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

· Kazakistan Alem Diller Üniversitesi Almatı İlahiyat Fakültesi

· Kırgızistan Oş Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

· Azerbaycan Bakü Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

· Bulgaristan Sofya Yüksek İslam Enstitüsü

İslam’ın temel kaynaklarını esas alan, aşırı dini akımların ve mezhep taassubunun etkisinden uzak bir eğitimi her ülkenin islam tecrübesine ve günümüz ihtiyaçlarına uygun bir şekilde sunmak isteyen diyanet teşkilatının eğitime desteği bununla sınırlı değil. Başkanlığın Türkiye Diyanet Vakfı aracılığıyla destek sağladığı diğer üniversiteler:

 

· Uluslararası Malezya İslam Üniversitesi

· Bangladeş Chittagong İslam Üniversitesi

. Mogadişu Üniversitesi

 

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Uluslararası İlahiyat programları 2006’da başladı. Program halen 6 farklı İlahiyat Fakültesinde devam ediyor. Mezunlar Diyanet İşleri Başkanlığınca yapılan sınavlarla yurt dışında sözleşmeli din görevlisi olarak gönderiliyor. 

15 temmuz darbe girişimininin hemen ardından geçtiğimiz ağustos ayında Diyanet İşleri Başkanlığı'nın çağrısıyla Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı'nda Ankara’da Olağanüstü Din Şûrası Toplandı. “15 temmuz Darbe Girişimi ve Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi” başlıklı tek gündem maddesiyle tarihinde ilk defa olağanüstü toplanan şûranın sonuç bildirgesinde, FETÖ/PDY’nin dini bir yapı olmadığı, örgütün liderine atfedilen sıfatların ise İslam ile bağdaştırılamayacağı belirtildi.

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı son dönemde eğitim, dini yayın, teknik destek, personel desteği gibi konularda dünya çapında çalışmalarını sürdürüyor. İnsani yardım çalışmaları da ağırlık kazandı. 'Halep’te İnsanlık Ölmesin Kampanyası' bunun güzel bir örneğiydi. Suriye, Arakan ve Afrika ülkeleri başta olmak üzere mazlum coğrafyalara yapılan yardımlar yoğun olarak sürüyor.